23 Ekim 2019 Çarşamba


              Manisa’nın Fethi ve Fetih Mescidi



Manisa 25-26 Ekim1313’de,  bir Regaip Kandili gecesi Saruhan Bey komutasındaki askerler tarafından feth edilip Saruhanoğulları Beyliği’nin merkezi haline getirildi.

Saruhan Beyliği, aslen Harezmli olup, Türkiye Selçuklularının hizmetine giren Saruhan Bey tarafından kurulmuştur. Saruhan Bey, 1308 yılına kadar civar kasaba ve köyleri ele geçirdikten sonra, 1313’de Manisa’yı feth ederek merkez yaptı.

Saruhan Bey’in oğlu Süleyman Bey humma hastalığına yakalanarak vefat etti (1346). Oğlunun vefatına üzülen Saruhan Bey de aynı yıl (1346)’da vefat etti.
                                                          

Saruhan Bey, Manisa’nın çarşı mahallesinde bir mescid, Gediz üzerinde bir köprü ve Çaprazlar mahallesinde bir çeşme yaptırmıştır. İshak Bey ise, Manisa’da 1367’de Ulu Cami, 1369’da Mevlevîhâne, 1378’de bir medrese inşâ ettirmiştir. Bunlardan başka Kâraoğlanlı civarında Koyun Köprüsü, Çaprazlar-ı Sagîr ve Kebir mahallelerinde birer çeşme, Manisa’da Yedi Kızlar Türbesi ve Karahisar ile Karaköy’de birer çeşme yaptırmıştır. Hızırşâh da, îmâr faaliyetlerinde babasını tâkib ederek; Adala’da cami, medrese, imaret ve hamam, Alaşehir’in Kemaliye köyünde Hızır Paşa Camii ile bir hamam ve Manisa’da Çınar Zâviyesi’ni yaptırmıştır.

Saruhanoğulları, Latinlerle ticarî münâsebet kurduklarından Jigliati şeklinde resimli, latin harfleri ile gümüş sikke kestirmişlerdir. İshak, Hızırşâh ve Orhan beylerin İslâmî sikkeleri de ele geçmiştir. Saruhanoğulları, donanmaları ile faaliyette bulunarak pek çok ganimet malı elde ettikleri gibi, batı devletleri ile ticarî münâsebetlerde de bulunmuşlardır.

Saruhanoğulları devrinde yazılan eserlerle de Türkçeye büyük hizmet etmişlerdir. Özellikle Ya’kûb bin Devlethân’ın emriyle Nâsırüddîn Tûsî tarafından on sekiz bab üzerine tertib edilmiş olan Behnâme Türkçe’ye çevrilmiştir.



Saruhan Bey’in Türbesi şehrin merkezinde, adının verildiği Saruhan Mahallesindedir. olan Saruhan Bey 1346 yılında vefat etmesi ile yerine önce oğlu İlyas Bey, onun ölümüyle de İshak Çelebi, Bey olmuştu. İshak Bey 1390 yılına vefat ettiği tahmin ediliyor.

Manisa 1391 yılında Yıldırım Bayezid tarafından Osmanlı topraklarına katılmış olsa da, Ankara Savaşı sonrası Timur bölgeyi yeniden eski sahiplerine vermiştir. 1412 yılında Çelebi Mehmed Manisa’yı Osmanlı egemenliği altına sokmuş ve Saruhan Sancağı adıyla haline getirmiştir.

Manisa (1437-1595) Osmanlı şehzadelerinin saltanat tecrübesi kazandıkları önemli siyasi merkezlerinden biri haline gelmişti. Bu dönemde II. Murad, Fatih Sultan Mehmet, Kanuni Sultan Süleyman, II. Selim, III. Murad, III. Mehmet ve I. Mustafa gibi daha sonra Osmanlı tahtına da oturmuş padişahların da içerisinde olduğu 16 şehzade Manisa’da sancakbeyliği yapmışlardı.

1923 yılında Saruhan adıyla vilayet olan şehrin adı, 1927 yılında Manisa olarak değiştirilmiştir.

Harabe olarak yetkilileri bekleyen, “Manisa Fetih Mescidi“


Bey’in fethettiği Bizans topraklarına yaptırdığı ilk mescit olduğu tespit edilen Manisa Kalesi önündeki harabenin “Fetih Mescidi“ yetkililerin ilgisini bekliyor.

Manisa fethinin sembolü Fetih Mescidi ihya edilmeli.  Bu ruha, bu mirasa hepimiz sahip çıkmalıyız. Harabe durumda olan tarihi Fetih Mescidi kurtarılarak, hem turizm hem de kültür varlıkları içerisinde yerini almayı bekliyor.

Manisa 706 Yıl önce Bizans’tan bizlere armağan eden Saruhan Bey ve silah arkadaşlarını saygı ile anıyorum.

Bin yıldır bu topraklar için şehit düşen, canını seve seve feda eden bütün kahraman şehitlerimizin ruhları şad olsun.

Milletimiz her zaman istiklali, istikbali için canlarını seve seve vermiştir. Birlik, beraberlik ve kardeşliğimizi daha da pekiştirerek inşallah büyük destanlar yazmaya bu millet devam edecektir.
Selâm ve muhabbetlerimle…

15 Ekim 2019 Salı




 By Zekeriya Yıldız


What’s happening in Syria?

Lonely men make an important decision during the tough times and change the course of history.

President Erdogan has been urging the importance of taking the matters on our hands for a long time. Turkey’s so called allies hostility is visible. They’d better not to stand on our way,  we don’t need their help.

This needs to be known; reason of this hostility is not a policy mistake. The real reason is Turkey do not want to play the role which the foreign powers approve for itself.

Back in 2003, coalition forces led by the USA invaded Saddam’s Iraq on suspicion of having mass destruction weapons.
Years passed and millions of innocent people lost their lives. The country is still burning.

In 2016 former British Prime Minister Tony Blair admitted that intelligence regarding the mass destruction weapons was not true. In october 2019 Donald Trump said there was no mass destruction weapons.
Syrian war is a common grief of the humanity.
The problem is a terror which makes our country suffer. Whole the world is behind this terror. Their purpose is bring Turkey to its knees. Seems like 
Turkey battling against PKK-PYD-YPG-DEASH but actually Turkey is struggling with these multinational forces. Operation Peace Source is beyond PKK-PYD-YPG-DEASH an deven Syrian war. Turkey is wrist wrestling with European countries, USA, Saudi Arabia and UAE. Not terrorist organisations, even these countries will not stop Turkey!

They are going crazy because there won’t be little Israel.

There can’t be equation without Turkey.
No map can be drawn without Turkey.

No matter what you say USA, Europe, Saudi Arabia, UAE, Egypt or M. Akıncı.

Turkey will never let the foundation of little Israel.

Turkey has started the biggest struggle of its politicial history.

Seperation table collapsed again after 100 years.

This is a geography where Turks, Kurds, Lazs, Cerkezs live together side by side more than 1000 years.

82 million screams #WeareTurkey.

This is the country where people sacrifice their lives for the county, flag, ezan.

Our prayers are with our heroic soldiers.

May Allah give victory to our army.